Çocuklar ve onların hiçbir zaman bitmek tükenmek bilmeyen enerjileri…

Çocuklarınız dağıtıyor, sizde onların peşinden koşup o dağınıklıkları toplamaya çalışıyorsunuz. Belki bir gün içerisinde kaç kez temizlik yaptığınızı bile hatırlamıyorsunuz ama yine de evinize şöyle bir göz gezdirdiğinizde hiçbir zaman içinize sinen düzgün bir ortam görmüyorsunuz. Kafanızı çevirdiğiniz her yerde oyuncaklar var, olur olmadık yerlerde ayağınıza takılıyor hatta bu yüzden küçük çaplı kazalar bile geçiriyor olabilirsiniz. Süpürdükten sonra odanın içerisinde havalanan tozlardan bahsetmiyorum bile ama oysaki daha beş dakika önce temizlik yapmıştınız değil mi? 

Güzel bir temizlik yaptıktan sonra elinize çayınızı kahvenizi alıp oturduğunuzda karşıdan size doğru koşarak gelen ve elindeki kek kırıntılarını etrafa saçan bir afacan var. 

Şüphesiz ki çocuklar evin neşe kaynağı ve onlarsız bir yaşam düşünmek bile istemiyoruz ama bu dağınıklığa da bir “dur” dememiz gerekiyor. Çocuklar gün içerisinde hiç durmadan, yorulmadan bir şeyler yapıyorlar, hayal dünyaları oldukça geniş olduğu için hep bir keşfetme çabaları var. 

Onların bu merakları ve hareketli yaşamlarının sonucu ise etrafa dağılan yığınla oyuncak, yemek kırıntıları ve halıda içeceklerin dökülmesinden dolayı oluşan lekeler…

Boş vakitlerinin tamamını çocuklarının eşyalarını toplamakla, temizlik yapmakla geçiren anneler, annelerimiz her ne kadar çocuklarımız göz bebeğimiz olsa da, artık dağınık bir evde yaşamaya müsaade eden bir tarafta yer almayın.